Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümünün Geleceği Nasıl?

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümünün Geleceği Nasıl?

14 Aralık 2017 1 Yazar: admin

Ülkemizde bir çok bölümün maruz kaldığı kontenjan artışından Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümü de nasibini aldı. Bu artış ile beraber 2010 yılında 4000 olan fizyoterapist sayısı %380 artarak 2017 yılında 15250’ye yükseldi. Bu artış ile beraber fizyoterapi aktif mezun sayısı en hızlı artış gösteren meslek grubu oldu.

fizyoterapi mesleğinin geleceği nasıl

Bu orantısız artıştan dolayı özellikle üniversitelerde bu bölümü okuyan öğrencileri tarafından “acaba fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümünün geleceği nasıl olur”, “fizik tedavi ve rehabilitasyon okuyorum iş bulabilir miyim” soruları merak edilmeye başladı. Biz de bu yazımızda sizlere fizik tedavi ve rehabilitasyon mesleğinin geleceğinden bahsedeceğiz.

Türkiye’de İşsiz Fizyoterapist Var Mı?

1000 ila 2000 arasında şuan ki Türkiye şartlarında çalışmak istemeyen fizyoterapist bulunmaktadır. Halen öğrenci olan fizyoterapist adayları şöyle düşünebilir
“Şuan iş bulamayan fizyoterapist varsa ben mezun olunca hiç bulamam.”
Öncelikle şunu söyleyelim bu yanlış bir düşünce. Ülkemizde ki sorun fizyoterapist sayısının fazla olması değil, asıl sorun fizyoterapistlerin çalışması gereken alanlara yönelik yasaların olmaması ve fizyoterapistlerin bu alanlarda çalışamaması.

Maalesef ülkemizde de yasaların zorlaması olmadığı durumlarda gerek kamu gerekse özel sektör işi ehline yaptırmak yerine daha az ücretle çalıştırdığı kişilere yaptırmayı tercih ediyor ve fizyoterapistlikten bundan nasibini fazlasıyla alıyor.

Fizyoterapistlerin Çalışabileceği Alanlar

Dünyada fizyoterapistlerin çalıştığı bir çok alan vardır bunları kısaca sıralayalım;

  • Okullar
  • Birinci basamak sağlık hizmetleri
  • İkinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetleri
  • Tüm branşlarda ki spor kulüpleri
  • Rehabilitasyon merkezleri
  • Huzur evleri
  • Kaplıca merkezleri
  • Endüstri Alanları

Dünyada ki bu kadar çok çalışma alanına karşı Türkiye’de fizyoterapistlerin çalışma alanları ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerinde yalnızca fizik tedavi doktoru ile ve rehabilitasyon merkezleri ile sınırlandırılmış durumdadır. Bu kurumlarda da çalışma şartları göz önüne alındığında fizyoterapistler mesleklerini rahatça yapamadıkları için başka alanlara yönelmektedirler. Yazımızı dünyada ve türkiyede ki fizyoterapist sayısını karşılaştırarak bitirelim.

Dünya’da ve Türkiye’de Fizyoterapist Sayısı Karşılaştırması

Dünya'da ve Türkiye'de Fizyoterapist Sayısı

Dünyada tüm alanlarda çalışabilen ve geleceğin en parlak 10 meslek gurubu arasında her zaman kendine ilk 5 de yer bulan fizyoterapi maalesef ülkemizde aynı değeri görmüyor.

OECD tarafından yapılan araştırmaya göre Avrupa’da her 100.000 kişiye 91 fizyoterapist düşerken Türkiye’de 2018 yılı itibariyle 100.000 kişiye düşen fizyoterapist sayısı yalnızca 19 kişidir. Bu oranlar göz önüne alındığında şunları söyleyebiliriz.

Fizyoterapistler eğer tüm dünyada ki haklarına sahip olursa ülkemiz de çalışabilecek fizyoterapist sayısı 70.000 kişidir. Bu 70000 kişide şu anlama geliyor. Üniversite kontejyanları bu şekilde devam etse bi (4000 kişi) 2040 yılına kadar mezun olan hiç bir fizyoterapist iş bulma sorunu yaşamayacaktır.

Yazımızı şunları söyleyerek bitirelim ülkemizde fizyoterapi mesleğinin geleceği haklarını alabilmesine bağlıdır. Bu süreç içerisinde illa ki iniş çıkışlar olacaktır. Eğer fizyoterapistler elini taşın altına koyarlarsa haklarına kavuşup dünyada ki çalışma şartlarına kavuşacağını düşünüyoruz.

Bu konuyla ilgili daha önce yazdığımız Türkiye’de fizyoterapist sayısı yazısını ve fizyoterapist arkadaşım bu yazı senin için yazısını okuyabilirsiniz.